BU DUYURU YAZISINI SONUNA KADAR OKUDUĞUNUZDA OKULUMUZ İLE İLGİLİ TÜM BİLGİLERİ EDİNMİŞ OLACAKSINIZ. LÜTFEN SONUNA KADAR OKUYUNUZ!!!
1. 2025-2026 Eğitim-Öğretim dönemi için 5. sınıf ve ara sınıflar(6.7.8) nakil kayıt görüşmeleri yapılmamaktadır. Kayıt görüşmeleri başladığında buradan ilan edilecektir.(Ağustos ayı içerisinde kayıt görüşmeleri planlanmaktadır.Kesin tarih buradan ilan edilecektir.) Okulumuzun tek resmi duyuru alanı internet sitemizdir ve bu alandan yapılan duyurular resmi tebliğ duyurusu niteliğindedir.
2. Okulların en yoğun olduğu bu zamanlardayız, kayıt görüşmesi, bilgi alma vb...nedenlerle okulumuz ziyarete kapalı olacaktır. Bu konuda anlayışlı olmanızı rica ederiz.
2. Haziran ayı sonu Temmuz ayı gibi e-okul üzerinden kayıt bölgeleri ilan edilecek ve çocuğunuzun hangi okula gideceğini sistem üzerinden öğreneceksiniz. Ağustos ayı içerisinde(tarih ilan edilecektir) kayıt görüşmelerine başlanacaktır. Kesin kayıt görüşmesine gelmeyen, istenilen adres tespit evraklarını teslim etmeyenler aday kayıt olarak bırakılacak, kesin kayıt yapılmayacaktır.
3. Okulumuzda, e-okul sistemine düşecek her öğrenci için ayrıntılı bir adres araştırması yapılacak, e-devlet üzerinden "AYNI HANEDE İKAMET EDEN KİŞİ BELGESİ SORGULAMA" istenecek ve alınan bu "YERLEŞİM YERİNDE OTURANLAR BELGESİ" ile aynı evde oturan farklı aileler tespit edilecek, gerekirse ev ziyaretleri yapılacak ve emniyet birimlerine durum bildirilecek emniyet tarafından tespit edilen sahte adres taşımalara yönelik 5490 sayılı Nüfus Kanunu çerçevesinde idari işlem yapılması sağlanacaktır. Sahte adres taşınası yapmış olanlar kanuni cezai işlemden sonra nüfus müdürlüğü tarafından gerçek adreslerine alınacak ve sonrasında gerçekten adres kayıt bölgemizde oturanların e-okuldan kesin kayıt işlemi yapılacaktır.
4. Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından her okula nüfusta ki 5. sınıf yaş grubuna göre okulların kapasitesi göz önünde bulundurularak adres tanımlaması yapılmaktadır. Okulumuzda kendi adres kayıt bölgemizden gelebilecek öğrencilere bile yeterli kontenjanı yoktur. O yüzden bölge dışından okulumuza kayıt olmak için lütfen ısrarcı olmayınız.
5. Okul kayıt bölgemizde ikamet eden velilerimiz, sizler ve komşularınız sahte adres konusunda dikkatli olmazsanız. Çünkü sizin için yapılmış olan bu okulumuz bölgemize yetmeyecek ve yine sizin çocuklarınız mağdur olacaktır. O yüzden özellikle site yöneticileri bu konuda daha dikkatli ve duyarlı olmalıdır.
6. Yabancı Dil Ağırlıklı Sınıf Sistemi bakanlığımızın tarafından yönetilen bir uygulama olup 2025-2026 döneminde açlılıp açılmayacağına Ağustos ayında karar verilecektir.
7. Yabancı Dil Ağırlıklı sınıf açılması kararlaştırılırsa veli görüşmeleri başladığında bu alandan duyurusu yapılacaktır. Duyuru sonrasında asil ve yedek kontenjan dolduğunda kayıt işlemi sonlandırılır.
8. Tüm ortaokullarda ana ders(Türkçe, Matematik, Fen Bilgisi, Sosyal Bilgiler, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi) müfredatı, ders saat sayıları ve kitapları aynıdır. Tüm ortaokullarda haftada 35 saat ders vardır. Yabancı dil ağırlıklı sınıflarda da haftada 35 saat ders vardır. Diğer sınıflardan farklı olarak bu sınıflardaki öğrenciler Görsel Sanatlar, Müzik, Beden Eğitimi ve Bilişim dersi yerine 11 Saat İngilizce dersi görürler. Bu uygulama sadece 5. sınıf için geçerli olup talep olması ve uygun görülmesi durumunda 6. ve 7. sınıflarda seçmeli dersler ile ingilizce ders saati 5-7 ders saati olarak devam edebilir. 6. Sınıftan itibaren Görsel Sanatlar,Beden Eğitimi, Müzik ve Bilişim dersi diğer sınıflarda olduğu gibi tekrar görülmeye başlanır.
9. Yabancı dil ağırlıklı sınıflar ile diğer sınıflarda öğrenci mevcudu konusunda bir farklılık yoktur.
10. Yabancı dil ağırlıklı sınıflarda öğrenim görmek isteyen öğrencinin ilkokul seviyesinde ingilizce müfredatı tam olarak gördüğü ve öğrencinin ingilizce seviyesinin A1 seviyesini görmeye hazır olduğu kabul edilir. A1 seviyesinde ingilizce ile dersler başlar. Bu sınıflarda temelden ingilizce öğretilmeye başlanmaz.
ÖNEMLİ NOT:
Kayıt bölgemizden gelebilecek öğrenci sayısı okulun kapasitesinden çok fazladır. Birde bunun üzerine bölge dışından öğrenci alabilecek kapasitemiz yoktur.
Okulumuzda her sınıf seviyesinde 3 derslik olacak şekilde 12 ortaokul dersliği planlanarak yapılmış, o sayıda ki öğrenciye göre yaşam,tuvalet ve oyun alanı ayrılmıştır. Şuan tüm atölye ve labaratuvarlar kapatılarak dersliğe dönüştürülmüş ve 15 derslikte eğitim verilmektedir.
Öncelikle bilmelisiniz ki ortaokul seviyesinde bakanlığımızın proje okulu uygulaması yoktur. Her ortaokul aynı müfredatı uygular.
Bu şekilde çevremizdeki yerleşim alanları artmaya devam ederse çok sürmez, önce okulumuzdaki atölyeler dersliğe dönüşür, etkinlik alanları, atölye, laboratuvarlar kapanır. Sonrasında o da yetmeyince ikili eğitime geçeriz.
Dersliklerimizin m2 si diğer okullara göre daha küçük. Derslikler, tuvalet sayıları, bahçe alanı 288 öğrenci için yapılmış olan okulumuzda malesef şuan bile bu sayıyı neredeyse ikiye katlayacak öğrenci mevcudu var. Okulumuz bu kadar talebi karşılayacak bir potansiyele sahip değildir. Sadece kayıt bölgemizde ki öğrencilerin yarısını bile karşılayabilecek potansiyeli yoktur.
OKUL HAKKINDA GENEL BİLGİLENDİRME
*Okulumuzda 08-50-15.00 saatleri aarsında günde 7 ders saati üzerinden eğitim görülmektedir.
* Sınıf mevcutları bölgemizdeki diğer devlet okulları ile aynı ortalamaya sahiptir.
* Öğle yemekleri için kantin ve yemekhane bulunmaktadır.
* Kayıt bölgemiz içeride yeterli sayıda talep olması durumunda servis firması tarafından öğrenci taşıması yapılmaktadır.
* Öğretmenlerimiz bakanlığımız tarafından öğretmen tercihine göre okulumuza atanmış kadrolu ya da sözleşmeli branş öğretmenleridir. Yabancı dil ağırlıklı sınıflar ile diğer sınıflara derse giren öğretmenler aynı öğretmenlerdir.
* Yeterli sayıda talep olması durumunda okul çıkış saatinden itibaren 15.00-17.00 saatleri arasında okul kursu düzenlenebilir. Talep toplama kayıt esnasında ya da Eylül ayı içerisnde yapılacaktır. Kurs çıkış saatinde yeterli talep olması ve servis firmasının da araç ayarlaması durumunda servis hizmeti olabilir.
ORTAOKUL ÖĞRENCİ VE VELİ DAVRANIŞLARI ÜZERİNE GÖRÜŞLER
İyi bir ilkokul eğitimi almamış, dört yıllık eğitiminde hem akademik hem de öğrenciliğin gerektirdiği sorumluluklar bakımından eksikliği olan bir öğrenci için ortaokul öğretmenleri olarak yapabileceğimiz şeyler sınırlı kalacaktır. Bir öğrencide hem akademik hem de sorumluluklar bakımından eksiklikler bir aradaysa, üzerine birde ailenin çocuğunun bu eksikliklerini giderme konusunda katkısı da yoksa sadece o çocuğu değil diğer tüm çocuklar için okullarda çözümü olmayan sorunlar yumağı başlamış demektir. Ortaya çıkan bu sorunlar karşısında veliler genellikle suçlu olarak hep okulu, arkadaşlarını ve öğretmenleri görmüştür. Bizlerin elinde sihirli değnek yok ki dokununca düzeltelim, sihirli sözcükler yok ki söyleyince düzeltelim. Toplu olarak yaşanan yerlerde kurallar ve işleyiş toplumun genelini bir arada tutacak şekilde planlanmıştır. Sınıflarda ise o sınıfın genel durumuna göre öğretmen dersini anlatabilecektir. Öğretmenler, dinlemeye ve öğrenmeye hazır öğrenciler için ders anlatmaya, öğretmeye ve rehberlik yapmaya hazırdır.
• 40 dakikalık sürenin içinde dinlemeye ve öğrenmeye hazır olmayan, üstüne de o zamana kadar ki bilgisi de o konuyu öğrenmek için eksik olan bir öğrenci için sınıf ortamında ne yapılabilir?
• Mevcut konuyu öğrenmesi için önceki konularda eksiği olduğu için öğrenemeyen öğrenci ile mi ilgilensin?
• Davranışsal olarak iyi bir öğrenci sorumluluğu kazanmamış, bir de bunun üzerine ders düzenini bozan çocukla mı ilgilensin?
• Herşeye hazır olan öğrenci ile mi ilgilensin?
• Tabi bir de bunun veli boyutu var. Böyle bir sınıf ortamını hayalinde canlandırmayan, ya da canlandırdığı halde öğretmenin elinde sihirli bir değnek olduğunu düşünen ama bu sihirli değneği kullanmadığı için öğretmeni suçlayan, akıl veren, sosyal medyada, WhatsApp’da dedikodusunu yapan veli ile mi uğraşsın?
• Tabi tüm bu davranışların getirdiği moral ve motivasyon bozukluğu da işin cabası.
Şimdi eğer sizin çocuğunuzun ilkokul da, hem akademik hem de davranışsal olarak temel kazanımlar konusunda eksiği varsa ve siz bunun farkında olmasanız dahi ortaokula başladığı ilk zamanlarda okuldan gelen şikâyetler ile farkına varmaya başlarsınız. Önemli olan bu farkına varma da suçlu mu arayacaksınız yoksa en kısa sürede ben bu sorunu nasıl çözerimin cevabını bulup eksikliği gidermek için mücadele mi edeceksiniz. Suçlu aramak ve suçu hep kendiniz ve çocuğunuz dışında bulma eğiliminde olmak belki size kısa süreliğine bir psikolojik rahatlama getirebilir. Emin olabilirsiniz ki uzun vadede bu sorun tamda aile ocağınızın temelinde büyük bir sıkıntı oluşturacağını bilmelisiniz. Bu durumu çok sevdiğim bir atasözü ile desteklemek istiyorum. “Akıllı insanlar kendi tecrübelerinden istifade ederler ama daha akıllı olanlar ise başkalarının da tecrübelerinden de istifade ederler.” Önce kendimizden başlayarak çevremize de baktığımızda tecrübelerden istifade etmeyenlerin sonunun nasıl olduğunu rahatlıkla görebilirsiniz.
Okulda akran zorbalığı yapan, ders düzenini bozan, büyük küçük demeden herkese saygısızlık yapan, okul ve arkadaşlarının eşyalarına zarar veren öğrencilerin bu kötü alışkanlıklarından vazgeçmesi için âmâsız, fakatsız hiçbir bahane öne sürmeden – evet, ben yanlış yoldayım, bu şekilde gidersem hem kendime hem de aileme bir faydam olmayacak, o yüzden bana yardım edin - demediği müddetçe o çocuğa öğretmenlerinin yapabileceği bir şey olmaz. Duymaya kapalı kulakları, gerçeği göremeyen kör gözleri, hatalardan kararmaya başlamış kalpler için yapılan rehberlik kuru nasihat etkisinden ileri gidebilir mi? Birde buna bu sorunu kabul etmeyen ebeveyn davranışı da eklenince okulda kangren olmuş bir sorunlar yumağı çözümsüz bir şekilde can yakmaya, ah almaya, bela getirmeye devam edecektir.
Şimdi size soruyorum. Diğer çocuklar, benim çocuğuma katlanmak, benim derdimi çekmek, benim çocuğum yüzünden okuldan soğumak, benim çocuğum yüzünden derslerinden geri kalmak zorunda mı? Benim böyle bir hakkım var mı? Bu soruların cevabını vicdanlarımıza bırakıyoruz.
Öğretmenlerin elinde SİHİRLİ DEĞNEK yok
5. Sınıfta Matematik dersi işleyen öğretmen, müfredata göre ders anlatır ve tüm konu anlatım planını sınıftaki öğrencilerin 5. sınıfa kadar gördüğü Matematik dersi konularını bildiğini kabul ederek yapar. Mevcut 5. sınıf Matematik müfredatı geriye dönük olarak eski konuları tekrar anlatması ve üzerine yeni konuları öğretmek şeklinde değildir. Matematik gibi diğer birçok ders Öğrencinin 5. Sınıfa kadar öğrenmesi gereken konuların üzerine yeni konular öğrenmesi şeklindedir. Önceki sınıflarda ki konuyu bilmiyorsa yeni konuyu öğrenmesi imkansızdır. Mesele de tam bu nokta da başlar. O sınıf ortamında eski yıllara ait bir tekrar yapılıp yeni konuyu öğretmeye zaman yoktur. Eski konuları bilmeyen çocuk ne derste ne de teneffüste öğretmenine, arkadaşına sorarak bu yılların eksikliğini telafi edemez. Bu durumun farkında olan velimiz bu eksikliği okul dışı zamanlarda gidermelidir ve ne kadar erken bu işi hallederse o kadar kısa sürede eski yılların eksikliği giderilmiş olur. Bu işi ertelemek sadece eksik yılları çoğaltmaya sebep olacaktır. Çocuğumuzdan dersleri anlamadığı konusunda serzeniş duyduğunuzda ya da yazılılardan kötü notlar almaya başladığından yaşanan bu sorunu bu pencereden bakarak değerlendirin ve çözüm için adım atın. Bu pencereden bakmadığımız müddetçe bir süre yaşanan bu başarısızlığa çocuğunuzla beraber bahaneler bulabilir, başkalarını bu konuda suçlayabilirsiniz ama emin olun ki tüm bunlar sadece sorunun çözümünü uzatmaktan başka bir işe yaramayacaktır.
Tabi bundan daha da önemli olan şudur ki! İSTEMEYEN ÖĞRENCİYE BİRŞEYİ ZORLA ÖĞRETMEN MÜMKÜN DEĞİLDİR.
HER SINIFTA OLAN ÖĞRENCİLERİN ÖZELLİKLERİ, BEKLENTİLERİ
1. Ben, öğretmenimin anlattığı konuyu çok iyi anlıyorum; zaten bundan önceki konuyu bildiğimden bu konuyu anlamakta hiç zorlanmadım. Keşke öğretmenim, örnek soruları daha zor sorulardan seçse. Bunlar çok basit. Öğretmenim sürekli basit örnekler çözüyor. Ben kısa sürede çözüyorum, diğer arkadaşlarımın çözmesini beklerken canım sıkılıyor. Bazen canım sıkıldığı için arkadaşlarıma sataşıyorum. Bazen de test kitabı açıp başka soruları çözüyorum.
2. Ben öğretmenimin anlattığı konuyu anlıyorum, zaten bundan önceki konu da aklımda. Öğretmenim tam da benim yapabileceğim şekilde örnekler çözüyor, inşallah sınavda da bu şekilde sorular sorar.
3. Ben, öğretmenimin anlattığı bu konuyu pek anlamadım. Öğretmenimin verdiği örnekleri çözmekte zorlanıyorum. Galiba önceki konuyu tam bilmediğimden bu konuyu pek anlamadım. Şu tahtadaki soruyu çözeyim ama ben çözene kadar başka soruya geçmişler. Ben, çok yavaş çözüyorum. Öğretmenim çok hızlı gidiyor. Off! Hep böyle oluyor, o yüzden artık çözmekle uğraşmayacağım. Zaten benden önce çözüyorlar. Ben en iyisi tahtadan çözülen soruları defterime yazayım, zaten onu bile ancak yetiştiriyorum. Neyse, zaten anlamıyorum. Biraz muhabbet edeyim de canım sıkılmasın.
4. Ben öğretmenimin anlattığı konuyu hiç anlamıyorum. Hatta ne anlattığından bile emin değilim. Bundan önceki konu neydi ki? Aman neyse! Zilin çalmasına daha çok var, geçmez bu zaman. Şimdi başka şeyle ilgilensem öğretmenime ayıp olur, durduk yere kızmasın bana. Biraz dinleyeyim, belki anlarım. Öğretmenimin de gözüne girmiş olurum.
5. Ben öğretmenimin anlattığı konuyu hiç anlamıyorum. Hatta ne anlattığından bile emin değilim. Bundan önceki konu neydi ki? Aman neyse! Zilin çalmasına daha çok var, geçmez bu zaman! Biraz resim çizeyim, biraz da uyurum. Sesim çıkmazsa öğretmen de kızmaz zaten.
6. Ders zili çaldı ama biraz daha oynayayım. Öğretmenler zili de çaldı, nöbetçi öğretmen sesleniyor, neyse çok susadım. Bir kantine uğrayayım da öyle sınıfa giderim. Tuvaletim de gelmişti, bir de tuvalete gideyim, sonra sınıfa giderim. Ders neydi ki? Neyse hele bir sınıfa gideyim bakarız artık. Yine geç kaldım ama olsun, bir bahane uydururum artık. Öğretmen ne anlatıyor, hiç anlamıyorum. Off! Canım çok sıkılıyor, ne işime yarayacaksa bunlar. Bak bak, şuna bak hele! Hep parmak havada. Öğretmenin yalakası olan bu çocuğa gıcık oluyorum. Öğretmen zaten hep onunla ilgileniyor, bana zaten taktı. Off! Vakit geçmiyor, biraz muhabbet iyi olur. Az gülelim ya! Hep ders hep ders nereye kadar? Biraz ortalığı karıştırayım da can sıkıntım geçsin. Zil çalar çalmaz teneffüse en erken ben çıkmazsam başkaları oyun yerini kapar. Zilin çalmasına az kaldı, çöp atma bahanesiyle ayağa kalkayım ki zil çaldığında kimse çıkmadan ilk ben çıkarım.
Şimdi bir öğretmen tüm bu özellikte bulunan öğrencilerin olduğu bir sınıfta yapabileceği öğretmenliği hayal edin ve inanın ki öğretmenlerimiz hayal ettiğinizden daha fazlasını yapıyor, yapmaya çalışıyor.